Eveet. Nihayet geçen ayın 20'sinde sipariş verdiğim WOZ yağmur çizmelerim ve David Jones siyah çantam elime ulaştı.

Woz'ları daha önce hiç gidip bir yerde incelemiş değildim onun için , tam olarak nasıl bir şey olduklarını bilmiyordum.

Tamam âlim olmaya gerek yok nihayetinde plastik çizme. Ama ben bazı detaylara kafayı takabiliyorum. Bu nedenle paket gelmeden önceki dualarımda tek bir dileğim vardı.

"Lütfen parmak ucu kısmından çizgi geçmesin"

Mesela Twigy'nin çizmelerinde falan geçiyor o çizgi. Sinir oluyorum.

Yargıcıdan aldığım çizmede de Woz'larımda da yok çok şükür :)

Bahsettiğim çizgi de şöyle bir şey buarada

Woz lar ise şahaneler. Bir kere o nasıl şirin bir kutu öyle. Atmaya kıyamadım. Valiz niyetine bile kullanırım. :P

Çantama gelirsek, zaten siparişini verdiğimde Günün Cicisi yazımda bahsetmiştim.

Gerçekten fotoğraftaki gibi, çok şık. Hani insanın havasını değiştiren aksesuarlar vardır ya, düz kot pantolon üstü beyaz tshirt giyen birinin kolyesi ya da ayakkabısı öyle orjinaldir ki siz kuaföre gitmiş süslenmiş püslenmiş olsanız onun havasına yetişemezsiniz ya... ( bazen öyle hissettiğim anlar oluyor)

Öyle güzel bir şey işte :)

Buarada alışveriş için bir ihtiyaç listem var benim. Yavaş yavaş maddelerini temizliyorum...

Hatta listemi de göstereyim size :)


Gördüğünüz gibi gayet bilinçli bir tüketiciyim. Aç karnına market alışverişine çıkmamayı hala düstur edinemedim ama yavaş yavaş öğreniyorum işte.

Gördüğünüz üzere hala almam gereken şeyler. Hem H&M'in açılmasına çok az kaldığı için hem de indirim dönemi yaklaştığı için şu ara çok bir şey almamaya çalışıyorum.

Listemdeki spor malzemeleri de ( bone, yüzücü mayosu, fitness ayakkabısı) dikkatinizi çekmiştir heralde :)

İlk başta hevesle herşeyimi Adidas, Nike, Puma alayım diye bir inat ettim. Ay dur kredi kartı ekstrem gelsin, ay bu ay çok alışveriş yaptım öbür ay alırım diye diye 2-3 ay erteledim. Sonra baktım dünyanın parasını verdiğim salona kayıttan sonra adımımı atmamışım, Allah ne verdiyse giydim gittim. Nihayetinde ne giyersen giy, ter içinde ve nefes nefese kaldığında, yaka paçayı dağıtıyorsun her türlü.

3-4 çift bikinim var ama spor salonunun havuzunda onları giyecek cesaret yok bende. Antalya sahilinde 60lık şişko almanların yanında giyince problem olmuyor tabi :) Mayo ve boneyi hala alamadığım için havuza girmeye başlamadım henüz.

Diğer isteklere gelirsek,

Normalde çok aksesuar sevmem ama..Geçen hafta kuzenim Gucci saatini bizde unutmuş. Ben de evde boş boş durmasın zavallı saatcik diye takıverdim bir hafta.

Sonra bırakmak istemedim... O an saat almaya karar verdim. Şık bir saat de diğer aksesuarlar gibi insana ayrı bir hava katıyor.

Saati almak için yine indirimi bekliyorum. Saat ve Saat'in çok cazip indirimleri olabiliyor. Takip etmekte fayda var.

Gündemimin diğer önemli maddesi ise cep telefonu. İnanır mısınız bilmem. Şimdiye kadar sadece bir cep telefonu satın aldım. Onu da üniversiteye girdiğimde HSBC'nin üniversite öğrencilerine verdiği düşük limitli kredi kartıyla aldım, ucuz bir nokia'ydı. O telefon bozulduğundan beri de büyük kuzenimin eskileriyle idare ediyorum. Ona da zaten bir beden büyük alalım seneye de kardeşin kullanır diye alıyorlar :P

Artık bir telefon almak istiyorum. Blackberry çok sevimsiz geliyor. iPhone ise şahane bir şey ama çok iri...Ne alsam henüz karar veremedim onun için bu madde bir süre daha gündemimde olacak gibi görünüyor.

Aaah ah, ihtiyaçlar sınırsız, kaynaklar sınırlı.